SELAMUN ALEYKÜM

İnşaallah istifadeye medar olur!!!!!!

24 Eylül 2011 Cumartesi

Üstün ahlâk ve teslimiyet timsali: Hz. Meryem


Kelimelerin ifade güçlüğü çektiği bir insan Hz. Meryem… Kur’ân-ı Kerîm onu şöyle tanımlıyor: “Bir zaman da melekler şöyle demişlerdi; ‘Ey Meryem! Şüphesiz Allah seni seçti, seni temiz kıldı ve âlemlerin kadınlarına üstün kıldı’” (Âl-i İmran Sûresi, 42)


“Âlemlerin kadınlarına üstün kıldı.” Cenâb-ı Allah, ezelî kelâmında ne güzel tarif etmiş ve devrinin kadınları arasında hepsinden üstün kılmış onu. Hz. Îsâ (as)’ı dünyaya getirme vazifesiyle Allah’ın şereflendirdiği Hz. Meryem, tarihi kaynaklara göre bundan yaklaşık 2000 yıl önce yaşamış olan Allah’ın dünyada ve ahirette seçkin kıldığı kadınlardan biri.

Putperestlik o dönemde Roma İmparatorluğu’nda yaygın olan inanış idi. Yahudiler ise, kendi çıkarları için birtakım hurâfelerle sapmış, Allah’ın kendileri için seçip beğendiği dinlerini tahrif etmişlerdi. Allah’ın emirlerine isyan etmiş ve O’nun kendilerine verdiği nimetlere karşı şükredici olmamışlardı. Bazıları ise, nefislerinin hoşuna gitmeyen emirlerle geldikleri için, Allah’ın kendilerine bir rahmet olarak gönderdiği peygamberleri öldürecek kadar ileri gitmişlerdi.


İşte böyle bir zamanda dünyaya geldi Hz. Meryem. Güzel ahlâkın ve hak dîni temsil etmenin en seçkin elçisi olan Hz. Meryem’in âilesi de Allah’a samîmî bir kalple îman eden, her işlerinde O’na yönelen ve Allah’ın sınırlarını koruyan bir âile olan İmran âilesi idi. Hz. Meryem’in annesi Hana ona, “Allah’a sürekli ibâdet eden kimse” anlamındaki “Meryem” ismini koymuştu.

Gerçekten de tüm ömrü ibâdet ve tâat ile geçmişti. Daha sonraları Hz. Zekeriya (as)’ın himâyesine giren Hz. Meryem’in daha küçük yaşlarda dünyadaki meşakkatli imtihanı başlamıştı. Annesinden ayrılarak ilim öğrenmek için ma’bede kapanmış ve ömrünün en büyük imtihanını da Hz. Îsâ’yı dünyaya getirmekle yaşamıştı.

Hz. Meryem, “Cennet kadınları dörttür” (Camiü’s-Sağîr, 2/29, Diğer üç kadın Hz. Hatîce, Hz. Fâtıma ve Hz. Asiye’dir.) diye buyrulan mübarek hanımlardan biridir. Çünkü itaat ve teslimiyette doruk noktaya ulaşmıştır. Ahlâk ve ilimde zamanın tüm âlimlerini geride bırakarak tekemmül etmiştir.

Hz. Meryem’in hayatının asrımıza bakan yönü ise onun teslimiyet, iffet ve güzel ahlâk gibi değerlerini, bir nevî ‘Meryem misali’ hayatımıza yansıtmaktır.
Yol belli, örnekler muhteşem!


Bu gibi üstün şahsiyetleri örnek almak bizim hayatımızın gayesi olmalı, değil mi? Ne için yaşıyoruz ki! Mal, mülk ve dünya lezzetleri için mi? Cevap, “Hayır” ise o zaman her işi hikmetli olan Hakîm-i zü’l-Celâl’in en iyi ve parlak bir aynası olmaya gayret gösterelim; tıpkı Hz. Meryem gibi.

Rabbim! Bizleri Kur’ân’ın ve İslâm’ın nûrundan ayırma! Bizleri sâlih kullarından eyle! Üstün ahlâk ve irfan ile bizleri donat!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder